HUKUK-POSTASI-2020-metin

258 HUKUK POSTASI 2020 Borçlunun Temerrüdü Yargıtay Hukuk Genel Kurulu temerrüdü, “ borçlunun ifa etmek - ten kaçınamayacağı muaccel edimi zamanında yerine getirmeyerek ifada gecikmesi ve borcun ifasının hala mümkün bulunması durumun - da belirli şartlara bağlı olarak gerçekleşen bir sorumluluk nedeni ” olarak tanımlar 4 . Borçlu temerrüdünün usul ve esasları 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda (“TBK”) düzenlenir. Kural olarak, muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının borçluyu ifaya davet ettiği ihtarı ile temerrüde düşer. Ancak TBK uyarınca taraflar, borcun ifa edileceği günü belirlemişse, belirlenen günde ödeme yapılmaması halinde borç- lu, ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşmüş sayılır. Bir başka de- yişle, taraflar kesin vade belirlemişse borçlunun temerrüdü için ihtara gerek yoktur. Yargıtay Hukuk Daireleri Arasındaki Görüş Ayrılığı Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, zamanaşımına uğraması nedeniyle kambiyo senedi vasfını yitiren bonodaki imzanın borçluya aidiyetinin ikrar veya ispat edilmesi halinde yazılı delil başlangıcı sayılacağı, da- vacının akdi ilişki konusundaki diğer delillerinin toplanarak tanıkları- nın dinlenebileceği ve bononun zamanaşımına uğramasıyla kambiyo senedi vasfını yitireceği görüşündedir. Ayrıca, işbu delil başlangıcına esas olan hukuki işlemin diğer delillerle kanıtlanması halinde taraflar arasındaki akdi ilişkinin sabit olacağını ve bu nedenle belgede belirti- len vade tarihinin aksi diğer delillerle belirlenmediği takdirde borçlu- nun temerrüde düştüğü tarih olarak kabul edileceğini savunmaktadır. Yargıtay 13, 15 ve 19. Hukuk Daireleri ise zamanaşımına uğrayan bononun HMK kapsamında delil başlangıcına dönüştüğü konusunda doktrin ve uygulamada görüş birliğinin olduğunu vurgulayarak bono- nun ispat hukuku açısından senet vasfını yitirmesi nedeniyle bonodaki vadenin de taraflar arasındaki bağlayıcılığını ve kesin vade niteliğini kaybettiğini, tanık ve diğer deliller ile bononun temelindeki ilişkinin ispatlanması halinde de TBK m.117 gereğince temerrüt ihtarnamesi çekilerek borçlunun temerrüde düşürülmesi gerektiğini savunmakta- dır. 4 YHGK, 2004-19-357 E., 2004/360 K. 16.06.2004.

RkJQdWJsaXNoZXIy MjUzNjE=