İş Gücü Piyasalarında Rekabet: Çalışan Ayartmama Anlaşmalarına Yönelik Güncel Yaklaşımlar
Son dönemde iş gücü piyasaları ve bu piyasalardaki rekabet koşulları, rekabet otoriteleri tarafından yüksek bir ilgiyle ele alınır. Özellikle çalışan ayartmama (no-poaching) anlaşmaları, ücret sabitleme (wage-fixing) uygulamaları ve hassas istihdam bilgilerinin paylaşımı gibi endişeler, ABD ve AB de dahil olmak üzere birçok yargı bölgesinde incelemelere konu edilir. Türkiye’de de Rekabet Kurumu’nun bu alandaki gelişmeleri yakından izlediği ve konuya yönelik ilgisinin belirgin şekilde arttığı gözlemlenir. Bu gelişmeler, teşebbüslerin yalnızca ürün ve hizmet piyasalarındaki davranışları değil, aynı zamanda istihdam ilişkilerine dair uygulamaları bakımından da rekabet hukuku çerçevesinde azami özen göstermelerinin zorunlu olduğunu açıkça ortaya koyar.
I. Kılavuzlar
1. Çalışanları Etkileyen Ticari Faaliyetlere İlişkin Antitröst Kılavuzu
ABD Adalet Bakanlığı Antitröst Departmanı (DOJ) ve Federal Ticaret Komisyonu (FTC) tarafından 16 Ocak 2025 tarihinde ortak olarak yayımlanan Çalışanları Etkileyen Ticari Faaliyetlere İlişkin Antitröst Kılavuzu (Antitrust Guidelines for Business Activities Affecting Workers (Kılavuz) iş gücü piyasalarında rekabeti etkileyen iş uygulamalarına ilişkin önemli düzenlemeler içerir.
Kılavuz, insan kaynakları uygulamalarında rekabet hukukunun nasıl uygulanacağını güncel çerçevede ortaya koyar. Kılavuz’da yer verilen çalışan ayartmama (no-poaching) uygulamalarına ilişkin temel hususlar aşağıda özetlenir:
- Kılavuz, çalışan ayartmama, işe almama veya iş teklifi götürmeme gibi uygulamaların, rakip veya potansiyel rakip teşebbüsler arasında gerçekleştirildiği durumlarda doğrudan rekabet ihlali teşkil ettiğini belirtir.
- Bu tür anlaşmaların yazılı, sözlü, açık ya da örtülü şekilde gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğine bakılmaksızın, rekabeti kısıtlama amacıyla hareket edildiğine dair iddiaların, davanın görülmeye devam edilmesi için yeterli olduğunu değerlendirir.
- Franchise ilişkileri bakımından, franchise veren ile franchise alan arasında veya bayiler arasında yapılan, karşılıklı olarak çalışanların ayartılmasını veya işe alınmasını engelleyen hükümler, doğrudan rekabeti sınırlayıcı olarak değerlendirilir.
- Çalışanlar için rekabet içerisinde olan teşebbüslerin rekabete hassas bilgi değişiminde bulunulması, bu tür bilgilerin üçüncü taraflar veya aracılar vasıtasıyla paylaşılması da hukuka aykırı olarak değerlendirilir. Bu kapsamda, üçüncü taraflarca ücret veya yan haklara ilişkin tavsiyelerde bulunmak amacıyla kullanılan algoritmalar veya yazılımlar aracılığıyla bilgi paylaşımında bulunulması da şirketlerin bu tavsiyelere uymamış olması durumunda dahi rekabeti kısıtlayıcı olarak değerlendirilebilir.
- İş sözleşmelerinde yer alan ve çalışanların mevcut işlerinden ayrılma özgürlüklerini kısıtlayan hükümler, rekabet hukuku kapsamında hukuka aykırı kabul edilebilir. Bu kapsamda, çalışanların rakip veya potansiyel rakip işverenlerle çalışmalarını engelleyen, yeni bir iş kurmalarını yasaklayan veya işten ayrılmayı cezai şarta bağlayan rekabet etmeme hükümleri de rekabet hukuku bakımından risk oluşturabilir.
- Teşebbüslerin, aynı ürün pazarında faaliyet göstermemesi veya farklı ekonomik ilişkiler (örneğin ortak girişim ilişkisi) içerisinde bulunması, onları iş gücü piyasasında rakip olmaktan çıkarmayabilir. Bu doğrultuda, iş gücü arzına yönelik rekabetin söz konusu olabileceği ifade edilir.
2. İş Gücü Piyasalarındaki Rekabet İhlallerine Yönelik Kılavuz
Rekabet Kurumu (Kurum), İş Gücü Piyasalarındaki Rekabet İhlallerine Yönelik Kılavuz’u (Kılavuz) 03.12.2024 tarihinde yayımladı.
Kılavuz’da yer verilen “çalışan ayartmama” anlaşmalarına ilişkin değerlendirmeler aşağıda kısaca özetlenir:
- Kılavuz, çalışan ayartmama anlaşmalarını, bir teşebbüsün başka bir teşebbüsün çalışanlarına iş teklifi götürmemesi veya bu çalışanları işe almaması yönünde doğrudan veya dolaylı şekilde yapılan anlaşmalar olarak tanımlar.
- Kılavuzda, çalışanların işe alımının doğrudan yasaklanmamış olmasının tek başına bir ayartmama anlaşması olarak kabul edilmemesi için yeterli olmadığı; teşebbüslerin birbirlerinden onay alma zorunluluğu getirmeleri gibi durumların da çalışan ayartmama niteliğinde değerlendirileceği belirtilir.
- Kılavuzda, bu tür anlaşmaların yalnızca mevcut çalışanlara değil, eski çalışanlara yönelik olarak da yapılabileceği, esas olanın çalışan hareketliliğini kısıtlayan rakip teşebbüsler arası bir mutabakat olup olmadığının tespiti olduğu vurgulanır.
- Kılavuz, çalışan ayartmama anlaşmalarının, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (4054 sayılı Kanun) 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında, piyasa unsurlarının paylaşılması yoluyla rekabetin sınırlanması olarak değerlendirileceğini açıklar.
- Bu doğrultuda, çalışan ayartmama anlaşmalarının, sağlayıcı veya müşteri paylaşımı anlaşmalarıyla aynı hukuki çerçevede ele alınacağı ve amaç bakımından rekabeti ihlal eden çalışan ayartmama anlaşmalarının kartel olarak nitelendirileceği açıkça düzenlenir.
- Kılavuz, çalışan ayartmama anlaşmalarının yalnızca taraf teşebbüsler arasında doğrudan yapılmasına gerek olmadığını; üçüncü bir kişi aracılığıyla yapılmasının da rekabet ihlali teşkil edebileceğini belirtir. Bu tür durumlarda üçüncü taraflar da somut olayın koşullarına göre ihlalin tarafı olarak değerlendirilebilir.
II. Dikkat Çekici Son Dönem Kararları
A. Dünya’dan Kararlar
1. 09.04.2025 Tarihli Arrington v. Burger King Worldwide, Inc. Kararı
ABD’de görülen Arrington v. Burger King Worldwide, Inc. davasında, Burger King Corporation (Burger King) ile franchisee’leri (franchise alanlar) arasında yapılan no-hire (çalışan almama) anlaşmalarının Sherman Antitröst Yasası'nın 1. maddesi kapsamında rekabeti sınırlayıcı olup olmadığı değerlendirilir. Franchise sözleşmelerine dâhil edilen bu hüküm, bir Burger King franchisee’sinin başka bir franchisee’nin mevcut çalışanını veya son altı ay içinde ayrılmış çalışanını işe almasını yasaklar; yalnızca önceki işverenin yazılı onayı hâlinde bu yasağa istisna tanınır.
Davacılar, Burger King’in çalışan maaşlarını düşürmek ve iş fırsatlarını sınırlandırmak amacıyla iş gücü piyasasında rekabet etmemek üzere anlaşmalar yaptığını iddia eder. Davacılar, bu düzenlemelerin “per se” ihlal teşkil ettiğini ileri sürer. Öte yandan Burger King, söz konusu anlaşmaların “per se” ihlal teşkil etmediğini, yalnızca “rule of reason” (makul neden analizi) kapsamında değerlendirilebileceğini savunur. Ayrıca, bu anlaşmaların dikey nitelikte olduğunu ve dolayısıyla antitröst ihlali oluşturmadığını iddia eder.
ABD Bölge Mahkemesi Hâkimi Jose Martinez, Burger King’in davayı düşürme talebini reddeder. Mahkeme, her bir sanığın anlaşmaya bilerek katıldığını ve pazarı kısıtlamak amacıyla bu davranışta bulunduğunu gösteren iddiaların dava sürecine devam edilmesi bakımından yeterli olduğunu değerlendirir.
Davada ele alınan franchise yapısı uyarınca, Burger King restoranlarının %99’dan fazlası bağımsız franchisee’ler tarafından işletilir. Franchise alanlar, Burger King ile imzaladıkları standart franchise sözleşmesi kapsamında no-hire (çalışan transferi yasağı) hükümlerine tabi olur. Mahkeme, Amerikan Yüksek Mahkemesi’nin American Needle v. NFL kararına atıfla, no-hire anlaşmasının franchisee’ler arası bağımsız işe alım kararlarını ortadan kaldırdığını ve bu nedenle pazarda karar alma merkezlerinin tekleşmesine yol açtığını belirtir. Buna ek olarak, her bir franchisee’nin kendi işe alım sürecine sahip olduğunu, başka franchisee’lerle aralarında herhangi bir güven ilişkisi bulunmadığını ifade eder. No-hire anlaşması bu bağımsızlığı ortadan kaldırarak iş gücü piyasasındaki rekabeti sınırlar.
Mahkeme, hangi hukuki değerlendirme standardının uygulanacağının (per se veya rule of reason) yargılama sürecinde toplanacak ek deliller doğrultusunda netlik kazanacağını belirtir.
Karara buradan ulaşabilirsiniz.
2. 02.06.2025 Tarihli Delivery Hero – Glovo Kararı
Avrupa Komisyonu (Komisyon), Delivery Hero SE (Delivery Hero) ve Glovoapp23, S.L. (Glovo) hakkında, çevrim içi yemek teslimatı sektöründe birbirlerinin çalışanlarını işe almamaya yönelik centilmenlik anlaşması yaptıkları gerekçesiyle yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Komisyon, Temmuz 2018 ile Temmuz 2022 arasında – Delivery Hero’nun Glovo’da yalnızca azınlık payına sahip olduğu dönemde – tarafların iş gücü piyasasında rekabet etmeme yönünde anlaşarak Avrupa Birliği rekabet kurallarını ihlal ettiğini tespit etti.
No-poach (çalışan ayartmama) anlaşması kapsamında, şirketlerin birbirlerinin çalışanlarını işe almamayı taahhüt ettiği ve bu durumun çalışanlar açısından iş fırsatlarını, ücret seviyelerini ve kariyer gelişimlerini sınırladığı vurgulanır. Buna ek olarak, şirketlerin rekabete hassas bilgi paylaşımında bulunduğu ve birbirleri arasında pazar paylaşımı yaptıkları tespit edilir.
Komisyon, söz konusu uygulamaların Delivery Hero’nun Glovo’daki azınlık hissesi üzerinden koordine edildiğini değerlendirir. Bu yönüyle karar, Avrupa düzeyinde bir no-poach anlaşmasına ilişkin verilen ilk para cezası olmasının yanı sıra, bir rakip şirketteki azınlık payı yoluyla gerçekleşen rekabet ihlaline dair ilk yaptırım kararı olma özelliğini taşır.
Her iki şirket de no-poaching anlaşmasına katıldıklarını kabul etti ve Komisyon ile uzlaşarak iş birliği yaptı. Uzlaşma sonucunda, Delivery Hero’ya 223 milyon Euro, Glovo’ya ise 106 milyon Euro idari para cezası uygulandı. Komisyon, kararın iş gücü piyasasında serbest rekabetin korunması açısından emsal niteliği taşıdığını ve işverenlerin çalışanlar üzerinde rekabet etmelerinin teşvik edildiğini vurgular.
Karara buradan ulaşabilirsiniz.
B. Türkiye’den Kararlar
1. 18.04.2024 Tarihli Kocaeli Özel Okullar Kararı
Kurul, Kocaeli’nde faaliyet gösteren özel okullar hakkında yürütülen soruşturmada, okulların eğitim ve yemek ücretlerini birlikte belirlediklerini ve birbirlerinden çalışan ayartmamaya yönelik anlaşmalar yaptıklarını tespit etti. İncelemeler sonucunda, okulların WhatsApp grupları ve toplantılar aracılığıyla öğretmen transferlerini engellemek ve çalışan maaşlarını birlikte belirlemek amacıyla anlaşma içerisinde hareket ettikleri ortaya koydu. Kararda, rakip okullardan öğretmen transfer etmeme, iş teklifi sunmama ve yapılan başvuruları reddetme yönündeki bu uygulamalar, Kurul tarafından çalışan ayartmama ve ücret belirleme anlaşmaları kapsamında değerlendirildi ve 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinin ihlali olarak nitelendirildi.
Kurul, iş gücü piyasasına ilişkin bu uygulamaları kartel olarak değerlendirdi; ihlali kabul eden bazı teşebbüsler bakımından uzlaşma usulüne başvurulması sonucunda idari para cezalarında %25 oranında indirim uygulandı.
Karara buradan ulaşabilirsiniz.
2. 24.04.2024 Tarihli Fransız Özel Okullar Kararı
İstanbul’da faaliyet gösteren Fransız Liseleri hakkında iş gücü piyasalarına ilişkin olarak yürütülen soruşturma kapsamında Kurul, okul yöneticilerinin bir araya gelerek okul kayıt ücretlerini ve öğretmen maaşlarını ortak şekilde belirlediğini gösteren yazışmalara ve bulgulara ulaştı. Kurul, bu kararların tüm okullar tarafından benzer şekilde uygulandığını, bunun sonucunda okulların bağımsız fiyat belirleme iradesinin ortadan kalktığını ve teşebbüslerin koordineli şekilde hareket ettiğini değerlendirdi.
Kurul, Fransız Liseleri’nin okul kayıt ücretlerini doğrudan ve dolaylı olarak birlikte tespit ettikleri gerekçesiyle söz konusu davranışları Rekabeti Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem Ve Kararlar İle Hâkim Durumun Kötüye Kullanılması Halinde Verilecek Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik (Ceza Yönetmeliği) kapsamında “kartel” kategorisinde değerlendirdi. Buna ek olarak Kurul, Fransız Liseleri’nin öğretmenlerin maaşlarını birlikte belirlemesi gerekçesiyle de söz konusu teşebbüsler hakkında Ceza Yönetmeliği kapsamında “kartel” kategorisi kapsamında idari para cezası uygulanmasına kanaat getirdi.
Karara buradan ulaşabilirsiniz.
Bu makalenin tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın bu makale kullanılamaz, çoğaltılamaz, kopyalanamaz, yayımlanamaz, dağıtılamaz veya başka bir suretle yayılamaz. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın oluşturulan içerikler takip edilmekte olup, hak ihlalinin tespiti halinde yasal yollara başvurulacaktır.